23 Eylül 2016 Cuma
Kitap: Beyaz Gemi
Erasmus'tan döndüğümde ablamın Kırgız arkadaşıyla Cengiz Aytmatov hakkında sohbet etmiştik. Kırgızistan'da Rusya sömürüsüne karşı tepki verecekleri yerde Ruslara hayranlık beslediklerinden bahsetmişti ve Cengiz Aytmatov'un bu kitabını örnek vermişti. Mesela kitaptaki Orozkul adı Ruslara kul olan anlamına geliyormuş anladığım kadarıyla. Erasmus'ta tanıştığım Kazak bir arkadaşım da Kazakçayı konuşamıyordu. Çocukken ailesi ve öğretmenleri Kazak dilini öğrenmesinin gereksiz olduğunu söylemiş o yüzden ana dilinin Rusça olduğunu söylemişti. Bir başka Kazak arkadaşım da Ukrayna'nın Rusya'ya ihanet ettiğini düşündüğünden bahsetmişti.
Beyaz Gemi 1970 yılında basılan 164 sayfa bir kitap. Kitapta hayallerine tutunan bir çocuk, geleneklerine bağlı dedesi ve Rus kültürüne hayranlık duyan insanların çatışması anlatılıyor. Türk mitolojisi ögeleri ve Kırgız kültürüne ait değerleri ve iyi-kötü, eski-yeni, kültürlerarası çatışmalarını kitapta bolca görebiliriz. Maral Ana efsanesi ve kitabın ilginç sonu beni çok etkiledi. Keşke böyle bitmeseydi diyordum ancak kitabın sonunda yazarın eleştirilere yanıtını okuyunca her kaybın yeniliş olmadığını, iyiliğin onurlu bir şekilde sonsuzluğa uzandığını anladım.
Yazarın eleştirilere yanıtından bölüm: "Mümin'in pasif iyiliği iflas etti. Oysa çocuğun kötülüğü kabul edemeyişi onu anıtlaştırıyor. Çocuk okuyucunun yüreğinde kendine bir sığınak bulursa bu çocuğun gücü olacaktır. Burada hiçbir 'işin içinden çıkılmazlık' yoktur. İtiraf edeyim çocuğumla övünüyorum."
"Tarih iyiye doğru ilerliyor ama bu demek değil ki kötülük kökünden kazınmıştır."
Pasif iyilik, aktif iyilik değişik ve etkili kavramlar. Kitapta pasifliğinden dolayı Mümin'e ve Bekey Halaya çok kızabilirsiniz. Hatta kötü karakterlere kızdığınızdan daha çok kızabilirsiniz sonuçta sözde huzuru devam ettirmek için kötülüğe izin veriyorlar. İnce bir kitap ama üzerine söylenecek çok şey var kesinlikle. Mutlaka önerdiğim bir kitap. (=
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)